16 Haziran 2012 Cumartesi

Üniversite Sınavı Anıları

   Değerli günlük; bugün LYS denilen üniversite giriş sınavının ikinci basamağına girdim. İbretlik bir sınavdı. Dünya imtihan dünyası sonuçta.
   İngilizce sınavı öğleden sonra sonra olduğu için zamane gençlerinin düştüğü garibanlığa düşmeyip öğlene kadar uyudum. Ankara sıcaktı, Ankara zalımdı nitekim. Gazi hukuk fakültesine ucu ucuna ulaştım. Aileler, cümbüş, karmaşa ve hatta kaos hakimdi ortama. Lakin sınavdaşlarım benim gibi 'cool' takılıyorlardı. İngilizceden kim ölmüştü çünkü.
    Normalde sınavlara hobi olarak katıldığım için gayet neşeli, şen şakrak olurdum ve milletin benim halimi görüp kahrolmasını ağlamasını zırlamasını filan isterdim. YGS de oluyordu nitekim. Amma bu sınavda artizden geçilmiyordu. Herkes bi havalardaydı, uçuyordu, dünyalık hazların dibine vuruluyordu sanki. Anladım ki dil sınavları üniversite sınavına girenlerin yirmi lira karşılığında stres attığı, kendine geldiği, rahatladığı bir şeydi; candı, kankaydı, bro idi.
    İmtihan üniversitede olduğu için amfi gibisinden bir sınıfımız vardı. Büyüktü, sanırım 60 kişi filandık. Araya karışanları görmeyip yanlış saymadıysam sadece 7 erkek sınavdaştık, geri kalan cinsi latif taifedendi. Kızların dile yatkın olmalarından herhalde.
     Ankara'nın zannedersem orta hallinin üst kaymak tabakasının çoğunlukta olduğu insanlardı benim okulda sınava girenler. Erkekler kaprilerle t-shirtlerle ve uzun saçları ve rockçı bozması tiplerle oradaydılar. Zannedersem bir ben pantolon giymekteydim. Anadolu çocuğunun oradaki temsilcisiydim, öyle olmak zorunda kalmıştım. Rockçı ve hatta ucundan klasik müziğin dinleyicisi mazimi bu kutsal ideale kurban verip türkü ve arabesk karışımı bir moda büründüm. Hatta bi ara ipin ucu kaçıp arabesk-rap müziğe kayar bi ruh haline giriyordum ki yüce yaratıcıya sığındım, töğbe ettim, sınav vakti gelmese şükür namazına geçeyazacaktım. (-eyazmak ı cümle içinde kullandım edebiyat hocalarına selam olsun)
     Kız arkadaşlar ne giyinmişti dersen kendilerinin kıyafete pek iltifat etmediklerini ve natürel hallerine daha yakın olmak isteyen bir felsefi akımda olduklarını hatırlıyorum. Şöyle ki eğer onları Siirt gibisinden muhafazakar bir şehre götürsen Siirt'e kurbağa ve hatta taş yağacağı varsayılabilirdi. Tabii bugün kandil olduğu ve sınav esnasında Anadolu çocuğu olduğum için öyle görmüş olabilirim de. Neyse.
    Sınıftaki yedi erkekten benle birlikte altı kişide sakal vardı, yiğittik kahramandık. Diğeri de utanıp en yakın zamanda sakala bıyığa niyet etmiştir zannımca.
     Sınava başlamadan Anadolu çocukluğu ile solcu damarını harmanlayabileceğim aklıma geldi. Çıkışta 'ey kapitalizmin sömürdüğü genç yoldaşlar' diye başlayıp 'amerikan uşaklarının yaptığı sınavı oturma eylemiyle protesto etmeyelim mi?' diyerekten bu liseli zengin bozması gençlere üniversiteye girmeden siyasi eylem provası mı yaptırsaydım acaba diye düşündüm.
     Bir çoğunun zaten enerjisinin fazla zekasının kıt tayfadan olduğu belliydi ve öyle bir şey olsa atlayabilirlerdi. Ama sonuçta ben öyle bir insan mıyım? Olaysız dağıldık. Hepimiz bir tecrübe point daha kazanmıştık, huzurluyduk. Ankara da huzurluydu. Her yerde trafik vardı, shopping festival ayağına kandırılıp gelenler filan vardı. İşin ilginci Ankara'da alış veriş adına olağanüstü bir şey olmamasına rağmen bu kadar cıngar çıkarılması ve bir Allah'ın kulunun da 'kral çıplak hacıtlar' dememesiydi.
     Neyse günlük, kendine iyi bak. amin.
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder